Çevre kirliliği, bundan üç yıl öncesine kadar altı ölümden birini oluştururken, bu rakam 2015’teki son analize göre hiç değişkenlik göstermedi.
İlgili analize göre, çevre kirliliği 2019’da dünya çapında 9 milyon insanın ölümüne sebep olarak her altı ölümden birini oluşturdu. İsviçre’deki Küresel Sağlık ve Kirlilik İttifakı’ndan Rich Fuller ve meslektaşları, kirliliğin erken ölümler üzerindeki etkisini ilk olarak 2015 yılında değerlendirdi ve benzer şekilde 9 milyon ölüme neden olduğunu değerlendirdiler.
Rich Fuller, ilk analizlerinin yapılmasından bu yana çevre kirliline bağlı ölümlerin sayısının değişip değişmediğini öğrenmek için, devam etmekte olan Global Burden of Diseases (Küresel Hastalık Yükü) çalışmasından elde edilen verileri kullanarak analizi 2019’da tekrarladı.
Fuller, “Kirlilik ile ilgili olan şey, hiç kimsenin kirlilikten doğrudan ölmemesidir” diyor. “İnsanlar ölüyor çünkü kirlilik bir hastalığa neden oluyor ve sonra bu hastalık onları öldürüyor.”
Ekip, kirliliğe bağlı ölümlerin toplam sayısının 2015’ten bu yana değişmediğini tespit etti.
Bununla birlikte, özellikle ev içi hava kirliliğinden kaynaklanan ölümler, örneğin iç mekan odun yakma (yani şömine kullanımı), birçok ülke daha temiz yakıtlara geçtiğinden, 2015’te 2.9 milyondan 2019’da 2.3 milyona düştü.
Ancak dış hava kirliliğinden kaynaklanan ölümler 4.2 milyondan 4.5 milyona yükseldi.
Fuller, “Bu, artan araba ve fabrika sayısından kaynaklanıyor” diyor. Yanan fosil yakıtlar, PM2.5 adı verilen maksimum 2.5 mikrometre çapında ince parçacıklar yayar. Bu parçacıklar vücudumuzun derinliklerine nüfuz edebilir ve kardiyovasküler hastalık ve çeşitli kanserlerle bağlantılıdır.
Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, kurşun (Pb) kirliliği de dünya çapında artmaktadır. 2015 yılında araştırmacılar, kurşunun 500.000 ölüme neden olduğunu tahmin ettiler, bu sayının şimdilerde en az 900.000 olduğunu tahmin ediliyor.
Gruba göre, genel olarak, kirliliğe bağlı ölümlerin %90’ından fazlası düşük ve orta gelirli ülkelerde meydana geliyor. Fuller, “Kirliliğin çoğu, bu ülkelerin çoğunun hızlı sanayileşmesinden geliyor” diyor.
En son analiz, Covid-19 pandemisinden önceki verilere dayanmaktadır. Birleşik Krallık’ta sokağa çıkma kısıtlamaları geçici olarak yollarda daha az aracın olmasına neden oldu ve astım gibi rahatsızlıkları olan kişilerde semptomları hafifletti. Fuller, pandeminin gelecekteki kirlilik analizleri üzerindeki etkisinin belirsiz olduğunu söylüyor. “Pandemi sırasında hava kirliliğinin azaldığını biliyorum ama şimdi tekrar yükseldi” diyor.
Fuller, sonuçların kirliliğin daha iyi izlenmesine ve farkındalığına yol açacağını umuyor. “Kirlilik, zamanımızın en önemli üç küresel sorunundan biridir” diyor. “Bunlar iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve kirlilik.”
University College London’dan Eloise Marais, “Kirliliğe maruz kalmaktan kaynaklanan küresel erken ölümlerin sayısı beni şaşırtmıyor” diyor. Daha da endişe verici olan, bu sorunu çözmek için alınan önlemlerin eksikliğidir.” [1]Richard Fuller, Prof Philip J Landrigan, MD, Kalpana Balakrishnan, PhD, Glynda Bathan, LLB, Stephan Bose-O’Reilly, MD, Prof Michael Brauer, ScD, et al., Pollution and health: a progress … Continue reading
[cite]
Kaynaklar ve İleri Okuma
↑1 | Richard Fuller, Prof Philip J Landrigan, MD, Kalpana Balakrishnan, PhD, Glynda Bathan, LLB, Stephan Bose-O’Reilly, MD, Prof Michael Brauer, ScD, et al., Pollution and health: a progress update, May 17, 202. DOI: https://doi.org/10.1016/S2542-5196(22)00090-0 |
---|