Hamileyken Hamile Kalırsanız Neler Olur?

Benzer İçerikler

Bu imkansız bir durum gibi gözükebilir. Ancak çok nadir görülmesine rağmen, hamileyken tekrar hamile kalabilirsiniz.

2021 yılında İngiltere, Wiltshire’dan Rebecca Roberts, mevcut hamileliğinin üçüncü haftasındayken gittiği doktor kontrolünde, tekrar ikinci bir bebeğe hamile kaldığını öğrendi. Yaşanan olay medyaya tıbbi gerçeklikten uzak ve sansasyonel bir şekilde yansıtılmış olsa da, tekrar gebe kalma durumu tıpta “Süperfetasyon” olarak bilinen ve çok nadir yaşanan bir gebeliktir.

Süperfetasyon Nedir?

Süperfetasyon olarak bilinen fenomen, yabani tavşan, porsuk ve balık gibi bazı türler arasında yaygındır. Ancak, bugüne kadar insanlarda kayıtlara geçmiş sadece 10 vaka bulunmaktadır. Süperfetasyon, hamileliğiniz süreci içinde yeni yumurtlama döneminiz geldiğinde tekrar hamile kalmanız anlamına gelir. Bu nedenle, temelde üç veya dört hafta arayla bir hamileliğin üstüne yeni bir hamilelik yaşanması mümkündür.  Cambridge, Ohio’da bir OB-GYN ve olası bir süperfetasyon örneği hakkındaki vaka raporunun ortak yazarı olan Kevin Alten, “Bildirilen vakalar az olmasına rağmen, süperfetasyonun sandığımızdan daha sık meydana gelebileceğini” söyledi.

Süperfetasyonun Nedenleri

Normal bir hamilelik sürecinde vücut, hormon salgılanmasını düzenleyerek, ikinci bir hamileliğin yaşanmasını engelleyici önlemler alır.  Bu önlemler: Yumurtlamayı durduran ve spermlerin servikse girmesini engelleyecek bir mukus tabakasının oluşturulmasını sağlayan gerekli hormonların salgılanması ve ayrıca, döllenmiş yumurtanın rahme tutunmasını engelleyen hormonların salgılanmasını sağlamaktır.  Böylece normal bir gebelik süresi boyunca, rahimde yeni bir bebek oluşamaz.

Süperfetasyon ise, bir dizi olası olmayan olaylar sonucu meydana gelir.
Süperfetasyonun çok nadir olması nedeniyle buna neyin sebep olduğu belirsizdir. Ancak bazı uzmanlar klomifen sitrat (clomid) gibi hormonal tedavilerin doğurganlık şansını artırabileceğini söylüyor. Bu tür tedaviler tüp bebek (IVF) ve polikistik over sendromlu (PCOS) hastalarda kullanılır. Florida’daki  Orlando Health Winnie Palmer kadın ve bebek hastanesinde bir OB-GYN (kadın  hastalıkları ve doğum uzmanı) olan Christine Greves, “ Hamileliğin ilk üç aylık döneminde gebede yumurtlamanın meydana geldiği vakalar var. Fakat, tüm bu vakalarda doğurganlık tedavisi uygulandığını görüyoruz. Doğurganlık tedavisi olmadan gebede kendiliğinden yumurtlama meydana gelme olasılığı çok düşük” dedi. Doğurganlık tedavileri ayrıca çoklu doğum olasılığını da artırır.

Doktorlar İkinci Hamileliğe Nasıl Tanı Koyar?

Genellikle diğer çoklu gebelik türleri gibi bir ultrason ile süperfetasyon 12. hafta ve sonrasında tespit edilebilir. Bununla birlikte süperfetasyon bebekleri farklı gelişim aşamalarından geçmektedir. Bu nedenle sonradan oluşan bebeğin gelişimi ile 12 haftalık bebeğin gelişimi farklılık gösterir.

Greves ve Alten, süperfetasyon bebeklerinin teknik olarak ikiz olmamasına rağmen herhangi bir çoklu hamilelikte görülen risklerin süperfetasyon gebeliğinde de görülebileceğini ve bu yüzden daha kapsamlı testlerin yapılması gerektiğini söyledi. Fetal gelişimdeki bir tutarsızlık, büyüme uyumsuzluğu olarak bilinir. Bebekler arası büyüme farklılığı gözlendiğinde, çok nadir olsa da süperfetasyon olma ihtimalinin üzerinde durulur. Büyüme uyumsuzluğuna sebep olan daha yaygın nedenler arasında, ikizler arası eşit kan dağılımının olmaması yer alır. Plasenta düzgün bir gelişim göstermediğinde, plasental yetmezlik olur ve ikizler arasında eşit olmayan kan dağılımı gözlenir.

Özel Bir Vaka

Önceden kromozomal anormallikleri test etmenin tek yolu, önemli riskler taşıyan amniyosentez ve plasental örneklemeydi. Günümüzde ise hamile kişiden kan örneği alınarak yapılan “Hücresiz DNA Testleri” sayesinde; Down sendromu gibi durumlar, doğum öncesinde çok daha güvenli bir şekilde tespit edilebiliyor. Alten’in ortak yazarlığını yaptığı vaka çalışmasında, 12 haftalık gebede kromozomların durumunu incelemek için annenin kanından alınan örneklere, bu DNA testi uygulandı

Alten “Gebe annenin doktorları, o sırada rahimde iki bebek olduğunu fark edemediklerini çünkü iki bebekten küçüğünün yedinci haftadaki ilk ultrasonda tespit edildiğini” söyledi. Uyguladıkları DNA değerlendirmesini anlatan Alten, “Temel olarak, annenin kanından örnek alıyoruz ve kanın içindeki fetal hücreleri inceliyoruz.” dedi. “Söz konusu gebenin kan dolaşımındaki fetal hücrelerinde bir miktar azalma görüldü. Ancak, yapılan hücresiz DNA testi sonuçlarında görülen olağan dışı hücre ve kromozom artışı nedeniyle, yaşanılan gebeliğin oldukça ilginç bir vaka olduğunu düşündüklerini söyledi.

Başlangıçta, Alten’in raporuna göre  doktorlar sonuçların, tanımlanamayan çoklu gebelikler veya gelişmekte olan bebekte fazladan bir kromozom seti olduğunda ortaya çıkan fetal triploidi (3 katlı kromozom) riskinden şüpheleniyorlardı. Gebenin bir sonraki ultrasonu 19.haftada yapıldı ve bu sayede ikinci bebek keşfedildi.

Süperfetasyonun gerçekleşmesi için hamile kişinin yumurtlaması, ardından ikinci bir yumurtanın döllenmesi ve ilk yumurtayla birlikte rahme tutunması gerekmektedir. Alten, “ Bizim vakamızın süperfetasyon olduğunu düşünmemizin bir nedeni, ikinci bebeğin ilk bebeğe göre daha küçük olması, ancak bu beklenen bir şey çünkü o bebek üç ya da dört hafta geride.” dedi. “Bu bebekler sağlıklı ve normal bir şekilde büyüdü, sadece birinin gelişimi değerinden gerideydi. Çünkü üç hafta daha küçüktü. Olması gereken DNA testi sonucundan hemen sonra doktorların başka bir ultrason yapması gerekirdi. 12 veya 13 haftada ultrason yaptırmış olsaydı, daha net ve erken tespit edilebilen bir süperfetasyon vakası olabilirdi” dedi. Alten, hastanın sağlık kuruluşundan uzakta kırsal bir yerde yaşamasının, hızlı bir sonuç alınmasını engellediğini açıkladı.

Süperfetasyonun Riskleri

Gereves ve Alten her türden çoklu gebeliğin yüksek riskli kabul edildiğini ve hipertansiyon, anemi, düşük tansiyon gibi komplikasyon olasılığının daha yüksek olduğunu söyledi. Greves “ süperfetasyonun nasıl devam edeceğine dair henüz net bir bilgi yok. Bu yüzden sürekli takip edilmesi gereken bir gebelik süreci olduğunu” söyledi.  Alten’e göre yanlış bir teşhis  koymak en büyük tehlikelerden biri. Çünkü vaka raporunda, hastanın ilk doktorları ikinci bebekte ölümcül bir durum olan fetal triploidden şüphelendi ve ona hamileliği sonlandırmayı düşünmesini tavsiye etti. Hastanın ikinci bir doktor görüşü istemesi, yanlış bir müdahalenin önüne geçmiş oldu. Yeni sağlık ekipleri ilk testleri yeniden değerlendirdi ve yenilerini yaptı. Triploid olmadığını anladılar ve her iki hamileliğinde sağlıklı olduğunu belirlediler.

Süperfetasyonun neden olabileceği bir başka risk, erken doğumdur. John Hopkins Medicine’e göre, süperfetasyon gebeliklerinde ikizlerin %60’ından fazlası ve gelişimi diğerine göre önde olan bebeklerin neredeyse tümü erken doğar. Bebekler aynı zamanda dünyaya gelse dahi, gelişimi geriden gelen bebek birkaç hafta prematüre olmak zorunda kalacaktır.  Alten’ın vaka çalışmasındaki hasta, hiperteansiyon da dahil olmak üzere farklı komplikasyonlar nedeniyle erken doğum yapmak zorunda kaldı. Birkaç haftalık yakın gözlemden sonra, doktorlar, bebeklerin sağlığı konusunda endişelendiler ve gebeliğin 28. haftasında anneye sezaryen ile doğum yaptırdılar. Her iki bebek de yenidoğan yoğun bakım ünitesinde ( sırasıyla 160 ve 192 gün) belirli bir süre geçirmelerinin ardından sağlıklı bir şekilde annelerine kavuştular.

[cite]

Yorumlar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler İçerikler

Rastgele İçerikler