Giderek acil hale gelen iklim krizi, aşırı karbon emisyonlarını dengelemek amacıyla ticari ağaç plantasyonlarında bir patlamaya yol açtı. Bununla birlikte, Trends in Ecology and Evolution dergisinde 3 Ekim’de yayımlanan hakemli bir görüş yazısının yazarları, bu karbon dengeleme plantasyonlarının biyolojik çeşitlilik ve diğer ekosistem işlevleri açısından maliyetler getirebileceğini savunuyor. Bunun yerine yazarlar, bozulmamış ekosistemlerin korunmasına ve restore edilmesine öncelik vermemiz gerektiğini söylüyor.
Oxford Üniversitesi Çevresel Değişim Enstitüsünden Jesús Aguirre-Gutiérrez liderliğindeki yazarlar, “Tropikal ekosistemler tarafından sağlanan geniş yelpazedeki ekosistem işlevlerine ve hizmetlerine rağmen, toplum bu ekosistemlerin değerini yalnızca bir ölçüme, yani karbona indirdi” diye yazıyor. “Mevcut ve yeni politika, karbon yakalama konusunda dar bir bakış açısıyla ağaç dikimleri yoluyla ekosistemin bozulmasını teşvik etmemelidir.”
Ormanları, otlakları ve savanları içeren tropikal ekosistemler, ağaç dikimleri için cazip alanlardır çünkü iklimleri ve fiziksel özellikleri hızlı ağaç büyümesini destekler (ve hızlı ağaç büyümesi hızlı karbon yakalama anlamına gelir). Bazı ağaç plantasyonları, bozulmuş arazilerin yeniden ağaçlandırılmasını içerse de, çoğu durumda, ağaçlandırmayı, yani otlaklar gibi bozulmamış ve daha önce ormanlaştırılmamış bölgelere orman dikmeyi içerir.
Genellikle karbon yakalamak için ağaç dikmenin aynı zamanda biyolojik çeşitliliğe fayda sağladığı ve sosyoekonomik faydaları arttırdığı varsayılır ancak yazarlar durumun genellikle böyle olmadığını öne sürmektedir. Tropikal ekosistemler oldukça biyolojik çeşitliliğe sahiptir ve su kalitesinin, toprak sağlığının ve tozlaşmanın korunması gibi çok sayıda ekosistem hizmeti sağlarlar. Buna karşılık, karbon yakalama plantasyonları genellikle monokültürdür ve küresel olarak kereste, kağıt hamuru veya tarımsal ormancılık için yetiştirilen yalnızca beş ağaç türü (tik ağacı, maun, sedir, ipeksi meşe ve siyah saz) hakimdir.
Bu plantasyonlar ekonomik açıdan değerli olsa da genellikle daha düşük düzeyde bir biyolojik çeşitliliği desteklerler. Örneğin Brezilya’nın Cerrado savanında odun örtüsündeki %40’lık artış, bitki ve karınca çeşitliliğini yaklaşık %30 azalttı. Bu plantasyonlar aynı zamanda akarsu akışını azaltarak, yeraltı suyunu tüketerek ve toprakları asitlendirerek ekosistemleri doğrudan bozabilir.
Yazarlar, karbon yakalama plantasyonlarına yönelik iddialı taahhütlerin bile karbon yakalama yeteneklerinde sınırlı olacağını savunuyorlar. Yazarlar, “Karbon odaklı ağaç dikmenin mevcut eğilimi, bizi az karbon kazancı için büyük ölçekli biyotik ve fonksiyonel homojenizasyon yoluna götürüyor” diye yazıyor. “Bir yıllık emisyonları kontrol altına almak için ABD, İngiltere, Çin ve Rusya’nın toplam alanına eşdeğer bir alanın ormanlaştırılması gerekir.”
Tropikal otlaklar ve savanlar zaten karbon yutakları haline gelmiş durumda. Tropikal çayırlar ve savanlar sağlam olduklarında yer altında büyük miktarda karbon depolarlar. Ağırlıklı olarak karbonu yer üstünde depolayan karbon yakalayan ağaç plantasyonlarının aksine, ağaçlandırılırsa kaybolacak olan bu yer altı karbon yutakları, kuraklık ve yangın gibi rahatsızlıklara karşı daha az duyarlıdır.
Yazarlar, özel şirketlerin karbon yakalamaya yatırım yaparak karbon emisyonlarını dengelemeleri için önemli finansal teşvikler olduğunu ve karbon yakalama plantasyonlarındaki patlamanın ekolojiden değil paradan kaynaklandığını söylüyor. Biyoçeşitlilik ve ekosistem hizmetleri gibi parametrelerle karşılaştırıldığında karbonun ölçülmesi ve paraya çevrilmesi kolaydır. Ancak yazarlar, karbon yakalama için ağaç dikmenin faydalarını gereğinden fazla vurgulamak “bozulmamış ekosistemlerin korunmasını engelleyebilir ve karbon, biyoçeşitlilik ve ekosistem işlevi arasında olumsuz değiş tokuşlara yol açabilir” diye yazıyor.
Yazarlar, ticari ağaç dikimine odaklanmak yerine, bozulmamış ekosistemleri korumaya öncelik vermemiz gerektiğini söylüyor. “Orijinal ekosistem işleyişinin sürdürülmesine ve mümkün olduğu kadar çok sayıda ekosistem hizmetinin en üst düzeye çıkarılmasına yönelik kapsamlı bir görüş, karbon yakalama projelerine devam eden ekonomik odaklanmanın üzerinde önceliklendirilmelidir” diye yazıyorlar. [1]Carbon-capture tree plantations threaten tropical biodiversity for little gain, ecologists say[2]Öne çıkan görsel
[cite]
-İlayda Doğan-
Kaynaklar ve İleri Okuma