Bugün gördüğünüz bitkilerden herhangi birini hatırlıyor musunuz?
Muhtemelen hayır. Görüş alanımızda gördüğümüz her şeyi tanıyacak ve kaydedecek şekilde programlanmadık. Bu, beynimizin işlemesi için çok büyük miktarda bilgi olacaktı…
Bununla birlikte, biraz zaman ve pratikle, etrafınızdaki bitkilerin hangi aileye ait olduklarını, bilimsel adlarını, diğer organizmalarla olan ilişkilerini ve yaşadıkları çevre hakkında size ne söylediklerini anlayabilirsiniz.
Çoğu insan, ABD’li botanikçiler Elisabeth Schussler ve James Wandersee tarafından ortaya atılan ve yaygın olarak “bitki körlüğü” olarak bilinen durumdan muzdariptir. Bu durum “kişinin kendi çevresindeki bitkileri görememesi veya fark edememesi” olarak tanımlanmaktadır. Öğretilmedikçe, insanlar bitkileri görme eğiliminde değiller – herhangi bir anda yakınlarda bir bitki veya bitkiler tarafından yapılmış bir şey olma olasılığı olmasına rağmen.
Botanik Eğitiminin Yok Oluşu
Bir zamanlar birçok biyoloji derecesinin ve okul programının zorunlu bir bileşeni olan Botanik, hızla yok oluyor… Bir öğrencinin Birleşik Krallık’ta bir botanik derecesine kaydolmasının üzerinden on yıldan fazla zaman geçti. Sonuç olarak, biyoloji mezunları ve genel halk arasında bitkiler hakkında kademeli bir bilgi erozyonu olduğuna inanıyoruz.
2007’den 2019’a kadar çeşitli biyoloji bilimi programlarından mezun olan Birleşik Krallık öğrencilerinin sayısı incelendi ve bitki bilimi okuyan öğrencilerin sayısının genel biyoloji okuyanlar tarafından neredeyse 200’e birden fazla olduğunu sonucuna ulaşıldı. Birleşik Krallık Üniversiteleri’nde bitki bilimi derslerinde öğrencilere sunulan modüller incelendiğinde, yalnızca %14’ü yalnızca bitkilere odaklanmaktadır. Bitki bilimi ve biyoloji bilimi programlarındaki modüllerin yalnızca %1’i bitki türlerini belirleme konusunda herhangi bir eğitim veriyordu.
Öğrenciler, BK üniversitelerinde bitki biçimlerinin ve işlevlerinin çeşitliliği ile tanışmadığı gibi çiçek dünyasının ne kadar büyüleyici ve dinamik olduğu ile de ilgilenmezler. Sonuç, çevre projelerini etkin bir şekilde yönetebilecek profesyonellerin eksikliği ile büyüyen bir beceri açığıdır. İyi niyetli ancak dikkatsiz yönetim sadece etkisiz olmakla kalmaz, aynı zamanda çevresel bozulmayı da artırabilir.
Örneğin, havadan karbon yakalama adına ilgili ağaç türlerinin dikilmesi, değerli bataklık bitkilerini çok ihtiyaç duyulan sudan mahrum bırakabilir. Çayırları pervasızca kesmek ve budamak, nadir orkide popülasyonlarını yok edebilir. Düzgün bir şekilde kullanıldığında, bitkiler ve sağladıkları hizmetlerin yaklaşan iklim ve ekolojik krizleri çözmeye yardımcı olabileceğine şüphe yok. Taşkın çayırlarının ve nehir kenarındaki habitatların eski haline getirilmesi, Dünya ısındıkça bazı bölgelerde daha yaygın hale gelmesi muhtemel aşırı sağanak yağışlardan kaynaklanan selleri azaltabilir.
Bitkiler hakkında daha az eğitim ve bunun sonucunda doğal dünyadan kopukluk, tersine çevrilmezse, onarılamaz ve feci sonuçlara yol açacaktır. Ekosistemlerin onarılamaz kayıp ve hasarın eşiğinde olduğunu anlayacak uzmanlığa sahip olmadan önce kaç kuşak botanikçi kaldı?
İskoç hükümeti, doğa temelli çözümleri uygulayacak vasıflı iş gücünün eksikliğinin altını çiziyor ve “doğa okuryazarlığının” planlamacılar, mühendisler, mimarlar ve eğitimcilerden çiftçilere, ormancılara ve balıkçılara kadar çeşitli profesyoneller için temel bir beceri haline gelmesi gerektiğini savunuyor.
Sorun çok büyük. Diğer çeşitli çalışmalar, dünya çapında hızla düşen bitki okuryazarlığını belgelemiştir. Diğer çalışmalar, ders kitaplarında bitki içeriğinin genellikle ihmal edildiğini ve yerel bitki türlerini bile tanıyamayan öğrencilerin olduğunu tespit etmiştir. Yapılan çalışmalar, Birleşik Krallık müfredatının bitki ekolojisini ve türlerin nasıl tanımlanacağını ihmal ettiğini ve bu eğitimin çoğunun ilkokullarda temel düzeyde gerçekleştiğini ortaya koydu.
Bitki bilgisindeki düşüşü tersine çevirmek; botanik eğitimini canlandırmak, öğrencilere ve halka bitkilerin 21. yüzyılın zorluklarıyla nasıl mücadele edebileceğine dair kanıtlar sunmakla mümkündür. Bilgili ve yatırım yapan bir halk, çevre politikası reformu talep etmek için iyi donanımlıdır.
Botanikçiler bu tutkuyu destekleyebilirler, ancak nihayetinde, politikada karar verici kesimin değişime ihtiyacı var. Bu nedenle botanikçiler, botaniği sınıflara ve ötesine geri getirmek için harekete geçmelidir. [1]Botanists are disappearing – just when the world needs them most[2]Öne çıkarılan görsel
[cite]
Kaynaklar ve İleri Okuma
↑1 | Botanists are disappearing – just when the world needs them most |
---|---|
↑2 | Öne çıkarılan görsel |