Zengin insanların fakir insanlara göre görece daha büyük banka hesapları ve daha cömert yaşam tarzları vardır. Bunların yanı sıra sahip oldukları karbon ayak izleri de büyüktür. Seyahat etmek, lüks mallar satın almak, malikanelerde ki yaşam giderleri ve lüks araçlarla dolaşmak hepsinin bir karbon ayak izi vardır. Standart koşullarda yaşayan kişilere kıyasla zengin bir yaşam süren kişilerin karbon ayak izi oldukça fazladır.
Oxfam, dünyanın en zengin %1’lik kesimindeki bir kişinin ortalama karbon ayak izinin, yoksul %10’luk kesimdeki bir kişinin karbon ayak izinden 175 kat büyük olabileceğini tespit etmiştir. Buna karşın araştırmalar sonucunda, iklim değişikliğinden en çok zarar görenlerin yoksul kişiler olduğu belirtilmiştir. Ancak bazıları, iklim değişikliğinin en büyük sebeplerinin zenginler ve onların yaşam tarzları olduğu için aynı zamanda bu durumu engellemek adına da gösterebilecekleri en ufak duyarlılıklarının etkili çözümler üretebileceklerini savunmaktadır.
Peki nasıl?
Akıllıca Harcama Yapmak
Zenginlerin satın alma kararları, iklim değişikliğiyle mücadelede çoğu insanın kararlarından çok daha fazlasını ifade etmektedir.
Potsdam şehrinde yer alan İklim Etkisi Araştırma Enstitüsü’ndeki Ilona Otto ve meslektaşları, iki kişilik tipik “süper zengin” kişileri ana evleri hariç, 1 milyon dolardan fazla net varlığa sahip olan kişiler olarak tanımlamışlardır. Süper zengin iki kişilik bir ailenin yılda 129 ton CO2 karbon ayak izine sahip olduğu tespit edilmiştir. Bu rakam göz önünde bulundurulduğunda kişi başına 65 ton CO2’in atmosfere salınımı anlamına gelmektedir. Burada bahsedilen rakam ise küresel ortalamanın 10 katından fazlası demektir. Bu çalışmayı gerçekleştiren araştırmacılar; tahminlerinin muhtemelen milyonerlerin mevcut emisyonlarından daha düşük olduğunu düşünmektedirler.
Otto; “Kendi yaşam tarzı seçimleriyle ilgili olarak, zenginler çok şey değiştirebilir. Örneğin, evlerinin çatılarına güneş panelleri koyarak elektrikli araçlarının yakıtlarını kendi panellerinden karşılayabilirler. En iyi yapabilecekleri seçim ise uçmaktan kaçınmaları olur” demiştir. Araştırmaların sonucunda zenginlerin özel hava yolculukları, yoksul bir çiftin ayak izinin nerdeyse tamamını oluşturmaktadır.
Ayrıca zengin insanlar, değişiklik yapmak için daha fazla esnekliğe sahiptir. Yüksek gelirli şehirlerdeki tüketimi vurgulayan yeni bir rapora katkıda bulunan Tom Bailey, yüksek gelirli bir tüketici tercihlerini daha çok iklim dostu ürünlere ve yerel çiftçilerin ürünlerinden yana kullanabileceğini belirtmiştir.
“Yüksek gelirli şehirler ve yüksek gelirli bireyler de yeni ürünleri, hizmetleri ve çözümleri denemek için kaynaklara sahiptirler” diye açıklayarak, daha sürdürülebilir ürünler için bir pazar yaratma kapasitesine de sahip olduklarını sözlerine eklemiştir.
Elden Çıkarmak
Zengin insanlar genel harcamalarında ve hangi sektörlere yatırım yapacakları veya yapmayacakları konusunda daha hassas davranmalıdırlar. Oxfam, fosil yakıt sektöründe ticari çıkarları olan milyarderlerin sayısının 2010 yılında 54’ten 2015 yılında 88’e çıktığını ve servetlerinin büyüklüğünün 200 milyar dolardan 300 milyar doların üzerine çıktığını belirtmiştir.
Toplam varlıkları 8,8 trilyon ABD Doları olan 1.100’den fazla kuruluş ve 59.000 kişi, çevrimiçi hareket Divest Invest aracılığıyla fosil yakıtlarını elden çıkarma sözünü vermişlerdir. Bunlar içerisinde kendi ve çevre vakfı adına taahhüt imzalayan Hollywood aktörü Leonardo Di Caprio’ da yer almaktadır.
Otto, büyük zenginlere “Kömüre, petrole, gaza, normal araba üreten bazı otomobil şirketlerine veya havacılığa yatırım yapmadığınız taktirde finansal akışları yönlendirebilirsiniz” dedi. Ve yine Otto, “Elden çıkarma hareketiyle herkesin elden çıkarmasına ihtiyaç olmadığını gösteren bazı simülasyonlar yaptık ve yatırımcıların azınlığı elden çıkarma işlemini gerçekleştirebilir ise diğer yatırımcılar fosil yakıt varlıklarına yatırım yapmayacaklar çünkü para kaybetmekten korkacaklar… Çevresel kaygıları olmasa bile ” diye belirtmiştir. Elden çıkarma işlemi istenildiği düzeyde gerçekleştirildiğinde iklim değişikliği üzerinde güzel gelişmeler elde edilecektir.
Fon İklim Araştırmaları Fonlarına Katkı Sağlamak
Zenginler iklim araştırmaları fonlarına bütçesel olarak katkı sağlayabilirler. 2015 yılında, Microsoft’un kurucusu Bill Gates, servetinden 2 milyar doları temiz enerji sistemlerini araştırma ve geliştirmek için bağışlamıştır.
Birleşik Krallıkta ki bir grup bilim insanı, 100 tane varlıklı hayır kurumu ve aileye çevre ve iklim konularına yönelik çalışma fonlarında “olağanüstü bir artış” talep etmek için bir dizi mektuplar göndermiştir. Bu mektuplarda zengin insanların kişisel yatırımlarının veya hayırseverliklerinin dünyanın karşılaşageldiği ekolojik problemlerin çözümü noktasında çok önemli olabileceği hatırlatmıştır.
Zenginlik Güç Demektir
Zengin insanlar, ekonomik kararları etkilediği gibi siyasi kararları da etkileyebilmektedir. Siyasi partileri ve kampanyaları finanse edebilir ve milletvekillerine erişim sağlayabilirler.
Otto, zengin insanların siyasi güçlerini iklim politikasında olumlu değişiklikleri başlatmak amacıyla kullanabileceklerini savunmaktadır.
Otto, “En yüksek emisyona sahip insanlar, bir şeyi değiştirmek için en yüksek güce sahipler” dedi. “Yoksullar, iklim değişikliğinin yoksullar üzerindeki etkisinin sürdürülebilir kalkınma hedefleri vb. hakkında çok fazla araştırma bulunmaktadır. Ancak, sürdürülebilirlik ve dönüşüm söz konusu olduğunda, yoksullar hayatta kalmakla meşgul oldukları için hiçbir şey yapamazlar.
Rol Modeli Olmak
Süper zenginler, diğer insanların karbon emisyonları üzerinde de bir etkiye sahip olabilirler.
Otto, “Toplumlarımızdaki yüksek statü, yüksek maddi zenginlikle ilişkilendirilmeye devam ediyor” dedi. “Çok zengin kişiler gibi olmak istemek ve istediğiniz insanların yaşam tarzlarını taklit etmek bir arzudur.” Örneğin, uçak yolculuğu artık sadece süper zenginlerin marifeti değil. Bu yıl, Ryanair Havayolları, Avrupa’nın en büyük 10 emisyon üreticisi arasında yer almaktadır.
AB verilerine göre Ryanair, AB’nin en büyük sera gazı salıcıları arasında yer almaktadır. Sıralamalar içerisinde bulunan diğer sektörler ise elektrik santralleri, üretim tesisleri ve havacılık sektörleridir.
İsviçre’deki Bern Üniversitesi’nden Stephanie Moser, “Toplum olarak, maddi zenginlikten bağımsız zengin yaşamlar sürdürmenin yeni yollarını aramak zorundayız” dedi ve bir kişinin karbon ayak izinin kendi çevreleri tarafından daha iyi gösterildiğini keşfetti[1]edition.cnn.com.
Toplumumuzda zenginliği, yüksek sera gazı emisyonları olmadan “iyi bir hayat” yaşamak mümkün olacak şekilde yeniden tanımlamalıyız.
Nasıl Atıf Yapılır:
[cite]
Kaynaklar ve İleri Okuma
↑1 | edition.cnn.com |
---|